Uzm. Dr. Köksal Holoğlu: Sgknın Fiyat İndirimi Küçük Ve Orta Ölçekli Kuruluşların Sonu Olacaktır

Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) kamu ve özel sağlık kuruluşlarından satın almış olduğu sağlık hizmetlerini yeniden fiyatlandırmasını değerlendiren Uzm. Dr. Köksal Holoğlu, özellikle küçük ve orta ölçekli sağlık kuruluşlarının daha çok…

Haber Merkezi
Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) kamu ve özel sağlık kuruluşlarından satın almış olduğu sağlık hizmetlerini yeniden fiyatlandırmasını değerlendiren Uzm. Dr. Köksal Holoğlu, özellikle küçük ve orta ölçekli sağlık kuruluşlarının daha çok yaptığı işlemlerin neredeyse tamamının fiyatının düşülmesinin yanlış olduğunu söyledi.Sağlık kuruluşlarındaki hizmet fiyatları 2008 yılından beri artmadığını büyük bir çoğunluğu küçük ve orta ölçekli KOBİ niteliğinde olan sağlık kuruluşların bundan dolayı 10 yıldır ciddi ekonomik sorunlarla uğraştığını ifade eden Uzm. Dr. Köksal Holoğlu, sağlık kuruluşlarının SUTdan beklentisi, fiyat artışı dışında ayrıca bundan sonraki yıllarda enflasyon karşısında ücretlerin korunması olduğuna dikkat çekti. Küçük ve Orta Ölçekli Sağlık İşletmeleri Platformu adına konuşan Uzm. Dr. Köksal Holoğlu, “On binlerce insanın çalıştığı sektördeki hizmetlerin fiyatlarında artış beklerken, küçük ve orta ölçekli sağlık kuruluşlarının daha çok yaptığı işlemlerin neredeyse tamamının fiyatları düşürüldü. SGK, bin 876 kalemde fiyat düşürmüş, 3 bin 716 kalemde de fiyatı artırmıştı. Artırılan kalemlerin tamamı büyük hastanelerde yapılan ve son 10 yılda sıklıkla fiyatları zam görmüş bol haneli işlemlerdi. Sağlık hizmetlerinin fiyatlarında ortaya çıkan başka bir detay ise, 10 yıldır aynı fiyatlarla hizmet veren sağlık işletmeleri, bu fiyatların enflasyon karşısında korunmasını beklerken büyük bir şokla karşılaştı. Şehir hastaneleri, özel vakıf üniversite hastaneleri, tüm 3.basamak sayılan hastanelerin fizik tedavi ücretleri yüzde 55e varan oranlarda artırılmışken, özel sağlık kuruluşlarının fizik tedavi fiyatları yerinde saydı. Bu uygulama ile devlet, müteahhit firma tarafından işletilen şehir hastanelerinin fizik tedavi bölümlerine 3.basamak görüntüsü altında bir ayrıcalık oluşturması anlamına geliyor. Bu durum, tüm şehir hastanelerinin yapılmış ihalelerine gölge düşürmüştür. Aynı zamanda ihaleye fesat karışmıştır. Böyle bir ayrıcalık, bilinseydi ihaleye katılımcı sayısı ve rekabet artmaz mıydı? Sorusunu akıllara getirmiştir” dedi.Daha önce özel hastane statüsünde olup, afilasyonla üniversite hastanesi statüsüne alınan kuruluşlarda yapılan fiyat değişikliği ile birlikte zam üstüne zam yapılmaya devam ettiğini belirten Uzm. Dr. Köksal Holoğlu, “Eşit hizmete eşit ücret kuralı uluslararası bir hukuk normudur. Özel fizik tedavi işletmeleri olarak yıllardır bir kota sorunuyla uğraşıyoruz. Bu kota uygulaması, ne yazık ki Türkiyenin en önemli ihtiyacı olan felçli hastaların rehabilitasyonunda karşımıza çıkmaktadır. Bize uygulanan kota sınırlaması, müteahhitler veya onların taşeronları tarafından işletilen şehir hastanelerine, özel vakıf üniversite hastanelerine, devlet hastanelerine uygulanmamaktadır. Bunun dışında yıllardır hastanelerimize doktor alamıyoruz, yatak sayımızı artıramıyoruz, rekabetin doğası gereği olan yeni şube açma ve büyüme faaliyetlerinde bulunamıyoruz. Küçük ve orta ölçekli işletmeler her geçen gün ekonomik olarak biterken, marka ve zincir hastaneler büyümektedir. Bu haksızlıktır, adaletsizliktir. Görülüyor ki son zamanlarda baskısını iyice hissettiren marka ve zincir hastanelerin lobisine şehir hastanelerinin müteahhitleri de güç vermeye başlamıştır. Küçük ve orta ölçekli işletmelerde yaklaşık 200 bin kişinin çalıştığını kimse unutmasın. Bu sayı orta ölçekli bir ilin nüfusuna yakındır. Ne yazık ki bu işletmelerin sahiplerinin olduğu kadar çalışanları da mutsuzdur” şeklinde konuştu.SGK bürokrasisinin sağlık hizmetleri fiyatlandırma komisyonunda, ücretlerin düşürülmesine itiraz ettiklerini, bunun çok sayıda küçük ve orta ölçekli sağlık işletmesinin sonu olacağının altını çizen Uzm. Dr. Köksal Holoğlu, “Konunun detayından bilgi sahibi olmadığına inandığımız Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bakanlıklarımızın bu tebliği geri çekmeye davet ediyoruz. Ayrıca tüm halkımızı tamamı Türk sermayesiyle ve Türk çalışanıyla hizmet vermeye devam eden küçük ve orta ölçekli sağlık işletmelerine sahip çıkmaya davet ediyoruz” diye konuştu.