Prof. Dr. Akyüz: Türkiyede Uzay Bilimi Çalışmaları Yeteri Kadar Desteklenmiyor

Uzay Bilimleri ve Güneş Enerjisi Araştırma Merkezi (UZAYMER) Müdürü Prof. Dr. Aysun Akyüz, Türkiyede uzay bilimi çalışmalarının yeteri kadar desteklenmediğini belirterek, “Gerçekleştirilen uzay çalışmaları sırasında günlük hayatta kullanılan mikroçip, joystick, kulak termometresi, diş telleri, duman dedektörü, su filtresi, şarjlı el süpürgesi, itfaiyeciler için koruyucu giysi, kanser dedektörü gibi birçok ürün ortaya çıktı” dedi.
UZAYMER Müdürü ve Çukurova Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Aysun Akyüz, İhlas Haber Ajansına (İHA) yaptığı açıklamada, Türkiyede pek değer görmeyen uzay biliminin günlük hayattaki birçok ürünün ortaya çıkmasına vesile olduğunu belirtti. Prof. Dr. ysun Akyüz, uzay bilimine ilgi duymayanların olduğunu kaydederek, “ ‘Ne gerek var bu kadar parayı uzaya yatırıyoruz, Dünyada bu kadar aç insan varken Marsa gideceğimize, Jüpitere gideceğimize Dünyamıza bakalım diyen, bu konuların önemini bilmeyen insanlar var. Onlar için biz uzay çalışmalarının günlük yaşama ne kadar yararlı olacağını, insanların sağlığına, yaşadığı ortamı iyileştirmesine nasıl faydalı olacağına dair slaytlar hazırlayıp uzay bilimi çalışmalarının hayatımıza kattığı ürünleri gösteriyoruz. En basitinden mesela su arıtma cihazları. Uzay çalışmaları sırasında uzayda su ihtiyacıyla ilgili bir çalışma yapılıyor. Tonlarca suyu uzaya gönderemeyeceğimiz için gidenlerin bu suyu arıtıp tekrar kullanmaları için çok karmaşık ve maliyetli cihazların daha fiyatı uygun ve basit koşullarda herkesin evinde kullandığı arıtma cihazlarının fikir ve projesi ilk kez uzay araştırmaları sırasında çıktı” diye konuştu.
İnsanlara uzay bilimi sayesinde günlük hayatta kullanılan ürünleri anlattıklarını belirten Akyüz, “İnsanlara uzun süre giyilebilen nano teknoloji giysilerin, diş telleri, sensörlü ateş ölçerlerin, bütün bunların hep uzay çalışmaları sırasında ortaya çıkan projelerden çıkan yan ürünler olduğunu anlatmaya çalışıyoruz, çok etkileniyorlar. Mesela tempur yataklar. Tempur yataklar, astronotlar uzaya giderken çok sarsılıyor, kafalarını oraya buraya çarptıklarında çarptığı zeminlerin onlara zarar vermemesi için kullanılan malzemelerin daha sonra başka firmalar tarafından değiştirilerek günlük yaşamda yatak olarak kullanılmaya başlandı. Bu uzay çalışmaları teknolojiyi çok zorluyor. Projelerle insanın hayal edemeyeceği çok önemli, çok ileri düzeyde projeleri oluşturuyor. Çok daha iyi kameralar, çok daha iyi dedektörler, algılayıcılar bütün bunların yapılması için teknolojiyi zorluyor. O zaman da gelişme kaydediliyor. Teknoloji ile iç içe bu çalışmalar, bu yüzden çok umutluyuz” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Akyüz, bugün herkesin elinde çok kolay iletişim sağlayan cep telefonları varsa bunun büyük adımının uzay çalışmaları sonunda ortaya çıktığını ifade ederek şunları söyledi:
“Tıpta kullanılan görüntüleme cihazlarının birçoğu fizikçilerin çalışmaları sonucu ortaya çıkıyor. Bu yüzden Türkiyede de çalışmalar hiç yapılmıyor değil ama nüfusa oranlarsanız ya da dünyaya göre düşünürseniz daha iyi olabilir. Daha çok kaynak ayıracaksınız, daha planlı, programlı eğitim-bilim politikası oluşturacaksınız ve bundan da umutluyuz biz. Çok hevesli ve her şeyden haberdar olan önemli bir kesim var. İyi bir bilim politikası ve iyi bir eğitim politikası ile Türkiyede de bu çalışmaların çok başarılı olacağını düşünüyorum.”