Grip Aşısı Yaptırmanın Tam Zamanı
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından yayınlanan bildiride, havanın soğumaya başladığı bugünlerde halkın grip aşısı yaptırmasının gerekliliği vurgulandı.
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından yayınlanan bildiride, havanın soğumaya başladığı bugünlerde halkın grip aşısı yaptırmasının gerekliliği vurgulandı.
Yayınlanan bildiride; Kıbrısta gribal enfeksiyonların Ekim ile Mart ayları arasında görüldüğü, en yaygın olarak Aralık ve Şubat ayları arasındaki dönemde yoğunlaştığını ve halkın bu sebeple grip aşısını yaptırması gerekliliği vurgulandı.
Virüs yıldan yıla değişiklik gösteriyor
Grip virüsü türlerinin yıldan yıla değişiklik gösterdiği, bu nedenle yeni grip aşılarının da her yıl formüle edilmesi gerektiği, aşıdan sonra vücudun direnç geliştirmesinin en az iki hafta sonra olduğu belirtilen bildiride, kronik hastalığı olan herkes ile KOAH, astım, diyabet, kalp hastaları ve 65 yaş üzeri yaşlı kişiler ve genel olarak halka yakın çalışan kişilere gribe karşı aşılama yaptırması için çağrıda bulunuldu.
Aşılama ile risk yüzde 40 ile yüzde 60 oranında azalıyor
Bildiride, grip aşısının YDÜ Hastanesi Göğüs Hastalıkları polikliniğinde mevcut olduğu da açıklanırken, grip aşılarının etkisinin seneden seneye değişim gösterdiği, bunun nedeninin ise her yıl hangi virüs türünün yaygın olacağının bilinmediğinden kaynaklandığı, grip aşılaması yapılması halinde gribe bağlı hastalıklar olan zatürre, menenjit ve sepsis hastalıklarının görülme riskinin de aşı sonrasında yüzde 40 ile yüzde 60 oranında azaldığı belirtildi.
Aşı olmanın tam zamanı
Grip aşısının güvenilir olduğuna dair açıklama yapılan bildiride, aşı yapılan kişilerin enjeksiyon bölgesi etrafında ağrı yaşadığı, ayni zamanda ateş, mide bulantısı ve kas ağrılarının da hissedilebildiği ancak bu ağrıların yan etkilerinin genellikle hafif ve kısa süreli durumlar olduğu belirtildi. Grip mevsiminin yaz aylarında değil de kış aylarında yaşanma sebebine de değinilen bildiride, bu durumla ilgili birçok teorinin bulunduğu, en yaygın teorinin daha soğuk iklimde yaşayabilen virüslerin, nem seviyesinin azalması ile görülme sıklığının atması olduğu ifade edildi. Eylül ve Ekim aylarının yaz mevsiminin sonu, okul döneminin başlangıcı olduğu, daha fazla kapalı ortamda kalınması ile daha fazla temas oluştuğu, bu durumun da potansiyel grip virüsünün bulaşmasını sağladığı belirtilen bildiride, risk altındaki kişilere mutlaka grip aşısı yaptırması önerildi.
Yayınlanan bildiride; Kıbrısta gribal enfeksiyonların Ekim ile Mart ayları arasında görüldüğü, en yaygın olarak Aralık ve Şubat ayları arasındaki dönemde yoğunlaştığını ve halkın bu sebeple grip aşısını yaptırması gerekliliği vurgulandı.
Virüs yıldan yıla değişiklik gösteriyor
Grip virüsü türlerinin yıldan yıla değişiklik gösterdiği, bu nedenle yeni grip aşılarının da her yıl formüle edilmesi gerektiği, aşıdan sonra vücudun direnç geliştirmesinin en az iki hafta sonra olduğu belirtilen bildiride, kronik hastalığı olan herkes ile KOAH, astım, diyabet, kalp hastaları ve 65 yaş üzeri yaşlı kişiler ve genel olarak halka yakın çalışan kişilere gribe karşı aşılama yaptırması için çağrıda bulunuldu.
Aşılama ile risk yüzde 40 ile yüzde 60 oranında azalıyor
Bildiride, grip aşısının YDÜ Hastanesi Göğüs Hastalıkları polikliniğinde mevcut olduğu da açıklanırken, grip aşılarının etkisinin seneden seneye değişim gösterdiği, bunun nedeninin ise her yıl hangi virüs türünün yaygın olacağının bilinmediğinden kaynaklandığı, grip aşılaması yapılması halinde gribe bağlı hastalıklar olan zatürre, menenjit ve sepsis hastalıklarının görülme riskinin de aşı sonrasında yüzde 40 ile yüzde 60 oranında azaldığı belirtildi.
Aşı olmanın tam zamanı
Grip aşısının güvenilir olduğuna dair açıklama yapılan bildiride, aşı yapılan kişilerin enjeksiyon bölgesi etrafında ağrı yaşadığı, ayni zamanda ateş, mide bulantısı ve kas ağrılarının da hissedilebildiği ancak bu ağrıların yan etkilerinin genellikle hafif ve kısa süreli durumlar olduğu belirtildi. Grip mevsiminin yaz aylarında değil de kış aylarında yaşanma sebebine de değinilen bildiride, bu durumla ilgili birçok teorinin bulunduğu, en yaygın teorinin daha soğuk iklimde yaşayabilen virüslerin, nem seviyesinin azalması ile görülme sıklığının atması olduğu ifade edildi. Eylül ve Ekim aylarının yaz mevsiminin sonu, okul döneminin başlangıcı olduğu, daha fazla kapalı ortamda kalınması ile daha fazla temas oluştuğu, bu durumun da potansiyel grip virüsünün bulaşmasını sağladığı belirtilen bildiride, risk altındaki kişilere mutlaka grip aşısı yaptırması önerildi.
HABERE AİT RESİMLER
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!