Doç. Dr. Bolat: “İran, Suriye Politikasıyla İslam Devleti Söylemine Aykırı Hareket Etti”

Erciyes Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi ve Ortadoğu Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Bolat, terör örgütlerini bahane ederek İdlibdeki Müslümanların üzerine bomba yağdıran İranın, İslam devleti söylemine aykırı hareket ettiğini söyledi.

Doç. Dr. Bolat: “İran, Suriye Politikasıyla İslam Devleti Söylemine Aykırı Hareket Etti”
  • 22 Eylül 2018, Cumartesi 9:59
Erciyes Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi ve Ortadoğu Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Bolat, terör örgütlerini bahane ederek İdlibdeki Müslümanların üzerine bomba yağdıran İranın, İslam devleti söylemine aykırı hareket ettiğini söyledi.

Suriyede İdlib özelinde gelinen süreci değerlendiren Bolat, Astana süreciyle Suriyede barışın sağlanmasına yönelik adımlar atılmasına rağmen, süreç sonrasında bir takım paylaşım politikaları çerçevesinde özellikle İdlibde yeni saldırıların başlatıldığını ifade etti. Beraberinde Tahran Zirvesinde, Rusya, Türkiye ve İran birlikteliğinin yara aldığını kaydeden Bolat, “Tahran Zirvesi başladığı esnada İdlibe yönelik bir takım operasyonlar yapılmaktaydı. Rusya ve İran bu operasyonları destekleyici politikalar gütmekteydi. Oysa Türkiye, operasyonların devam etmesinin, Suriyede barışın oluşmasına engel teşkil edeceğini, çünkü operasyonun sonuçlarının yeni göç dalgalarını harekete geçirerek doğrudan Türkiyeyi etkileyeceğini, dolayısıyla kendisinin kaldıramayacağı yükü doğrudan Avrupaya yönlendireceğini beyan etmiştir. Bu zirvede özellikle Türkiye ve İran arasında bir takım adı konulmamış krizler de ortaya çıkmıştır. Her ne kadar üç devlet Amerikaya rağmen birlikte hareket ederek bölgede barışı sağlama gayretleri gütse de kendi içinde de bir güç mücadelesi verildiğini anlamaktayız. Bunun da müsebbibinin İran olduğu anlaşılmaktadır.” dedi.

“İranın Tahran Zirvesindeki Şark kurnazlığı Soçide tersine döndü”
İranın Tahran Zirvesinin kapanışında, uluslararası teamüllere aykırı biçimde kapanış oturumunu canlı yayınlamasının altında yatan nedenin, Türkiyenin İdlibdeki saldırıları durdurma iddiasındaki başarısızlığını dünya kamuoyuna duyurmak olduğunu belirten Bolat, Türkiyenin Soçideki görüşmede sergilediği net duruşun, İranın yaptığı Şark kurnazlığını tersine çevirdiğini dile getirdi. Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu tür zirvelerin özellikle kapanış oturumları genelde basına kapalı yapılır. Fakat İran burada teamüllere aykırı olarak bu kapanış oturumunu canlı yayınlamıştır. Türkiye İdlibe yönelik saldırıları durdurma amacıyla zirveye katılmıştır. Zirve bildirisinden de muğlak bir ifade çıkmıştır, kesin bir ateşkes çıkmamıştır. İran canlı yayında Türkiyenin bu iddiasında başarılı olamadığını tüm dünyaya ilan etmiş oldu. Fakat İranın bu hamlesi bumerang etkisiyle kendisine döndü. Çünkü Türkiye şu anda bölgede hiçbir gücün göz ardı edemeyeceği role sahip bir ülkedir. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan, zirveden sonra yaptığı açıklamada Türkiyenin tavrını net biçimde ortaya koymuştur. İdlibdeki saldırılar durmaz ise Türkiyenin artık kendisine ait yeni politika oluşturabileceğini beyan etmiştir. Bir diğeri de örtülü olarak ABnin olaylara müdahil olmaması durumunda yeni göç akımlarını Türkiyenin durdurmayacağına yönelik tavırdır. Bunun üzerine Tahran zirvesinden on gün sonra Soçide yeni bir görüşme düzenlenmiş ve bu görüşmede hem Türkiyeye gerçekleşmesi muhtemel göç dalgası önlenmiş hem de bölgedeki terör örgütleriyle sivil halk arasında bir ayrım yapılması kararına varılmıştır. Esasında bu, İranın yaptığı bu kurnazlığa karşı Türkiyenin gösterdiği ciddi bir diplomatik başarıdır.”

“Türkiyeye rağmen Suriyede herhangi bir oluşum söz konusu olamaz”
Bolat, İranın İdlib sürecinde, kuruluşta ortaya koyduğu İslamî politikaya aykırı davrandığına da dikkat çekti. Türkiyenin devam eden kararlı tutumunun gelecek yıllarda bölgedeki dengeleri Türkiye lehine çevireceğini inandığını sözlerine ekleyen Bolat, “İran bildiğimiz üzere Şii Müslüman bir devlet. İdlibde yaşayanlar da mezhebi farklı olsa da Müslüman. İran burada başlangıçta ortaya koyduğu İslamî Rejim İddiasına aykırı hareket etmiştir. İrandaki yeni rejim bölgedeki Müslümanların birliği ve onların hamiliği gibi bir takım iddialarla ortaya çıkmıştır. Hatta bundan dolayı bir süre bölgede rejim değişikliği politikaları izlemiş ve Müslümanların birlikte hareket etmeleri gerektiğini savunmuştur. Ancak şimdilerde kendi çıkarları gereği, İdlibde Rusya ve Esad Rejimi ile birlikte hareket ederek Müslümanları bombalanması politikasına destek vermeye başlamıştır. Türkiyenin Osmanlı Devletinden gelen dışlayıcı değil, tüm bölge halklarını kapsayıcı anlayışı İdlibde de kendisini ortaya koymuş ve Türkiyenin bu başarılı hamleleri İdlibe yönelik saldırıları, terör örgütleri hariç olmak üzere durdurmuştur. Şu noktadan sonra Türkiyeye rağmen Suriyede herhangi bir oluşumun ortaya çıkma ihtimali azalmış durumdadır. Suriyedeki mesele yakın ya da uzak bir zamanda çözülecektir. Ancak Suriye asla olayların başlamasından önceki bir Suriye olmayacaktır. Türkiye ise olayların başlamasından önceki durumla karşılaştırıldığında daha etkili nüfuza sahip bir ülke olarak ortaya çıkacaktır” ifadelerini kullandı.

HABERE AİT RESİMLER


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

ANKET

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

yukarı çık