7 Bin Yıllık Dev Saray

9 bin yıldır kesintisiz yerleşim yeri olarak kullanılma özelliğiyle dünya tarihinde önemli bir yere sahip olan Mersindeki Yumuktepe Höyüğünde, bu yılki kazı çalışmaları da sona erdi. Kazılarda odalarıyla birlikte ortaya çıkarılan 7 bin yıllık dev sarayın restorasyonu yapılırken, kömürleşmiş arpa, çömlek ve sandık gibi eserler de bulundu. Ayrıca bu yıl 3 bölgede çocuk ve kadın mezarları ortaya çıkarıldı.

7 Bin Yıllık Dev Saray
  • 23 Ekim 2018, Salı 8:58
9 bin yıldır kesintisiz yerleşim yeri olarak kullanılma özelliğiyle dünya tarihinde önemli bir yere sahip olan Mersindeki Yumuktepe Höyüğünde, bu yılki kazı çalışmaları da sona erdi. Kazılarda odalarıyla birlikte ortaya çıkarılan 7 bin yıllık dev sarayın restorasyonu yapılırken, kömürleşmiş arpa, çömlek ve sandık gibi eserler de bulundu. Ayrıca bu yıl 3 bölgede çocuk ve kadın mezarları ortaya çıkarıldı.
Milattan önce 7 binli yıllarda Neolitik Çağın bir kalesi olarak ilk yerleşimin kurulduğu Mersinin merkez Toroslar ilçesindeki Yumuktepe Höyüğünde, bu yılki kazılarda sona erdi. İtalya Lecce Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Isabella Canevanın, ekibiyle birlikte 26 yıldır her yaz aralıksız sürdürdüğü, üst üste kurulmuş medeniyetlerin en tepesinden başlayıp aşağıya doğru inerek sürdürülen çalışmalarda, bu yıl 10u akademisyen, 20si işçi 30 kişi görev aldı. 3 Ağustosda başlayan kazılar, bugün sona ererken, bu yılda önemli buluntular ortaya çıkarıldı. Neolitik Çağdan başlamak üzere Kalkolitik, Orta Kalkolitik, Geç Kalkolitik, Tunç Çağı ve devamında Orta Çağa kadar uzanan, M.Ö. 7 binli yıllardan 14üncü yüzyıla kadar geçen dönemde kesintisiz yerleşim yeri olma özelliğiyle her tabakada ayrı kalıntıların bulunduğu Yumuktepe kazıları, 3 ayrı ekibin 3 ayrı tabakada yürüttüğü çalışmalarla devam eti.

Kazı çalışması sonucunda güzel sonuçlar çıktı
Kazı çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Kazı Başkanı Isabella Caneva, bu sene ekibin küçük olduğunu ancak geçen yıllara göre daha fazla kazı yaptıklarını söyledi. Bu yıl 70 gün kazı yaptıklarını belirten Caneva, “İş olarak çok güzel sonuçlar alabildik. Her zamanki gibi Yumuktepede değişik dönemlere ait farklı tabakalarda çalıştık. Biz her tabakada araştırma, kazı yapma fırsatı bulduk. 20 işçimizle çalışmalarımızı bu sene tamamladık. Kazı çalışması sonucunda güzel sonuçlar çıktı. Burada güzel eserler çıkıyor ama eser bizim için bir alet. Bunlar hangi dönemlerin burada olduğu anlamak, öğrenmek için bir alet. Bu senede çoğu çanak, çömlek olmak üzere güzel eserler çıktı. Parçalanan çanak ve çömlekler birleştirildi. Bunları müzeye teslim edeceğiz. Ondan sonra Neolotik tabakalarına yani en eski tabaklarında çok aşağı indik. Burada M.Ö. 7 binli yıllara ait buluntular var. Bu sene o bölgede tek tek, değişik yapı katı bulabildik. 1 metre içinde ince ince tabakalar halinde, 5 farklı yapı katı ortaya çıktı. Bunların yakın dönemlere ait olduğunu düşünüyoruz. Zaten o dönem evler kerpiçten yapılıyordu ve oda hassas bir madde. Onlar çok uzun zaman kalmıyor ve bir süre yıkılıp, yerine yenisi yapıyormuş. Bu normal bir şey ama burayı detaylı bir şekilde incelemek çok önemli diye konuştu.

Çocuk ve kadın mezarları bulduk
Kalkolitik Çağ dönemine ait tabakada önemli sonuçlar aldıklarını kaydeden Caneva, Şu anda tamamen su duvarı çıktı. Şimdi bu duvar hangi şekilde, hangi madde kullanıldı ve hangi teknikle yapıldığı ortaya çıktı Kalkolitikten sonra en büyük ihtimalle ilk Tunç zamanında Yumuktepenin güney kısmında yer alan bir yer yaşamak kullanılmadı ve orası mezarlık olarak kullanıldı. Burada çünkü birkaç mezar çıktı. İçinde çoğu çocuk ve yetişkin kadın cesetlerine ait kemikler çıktı. O dönemde bizim araştırmalarımıza göre yerleşim yeri içinde veya yanına kadınlar ve çocuklar gömülüyordu, erkekler ise başka bir mezarlık içine gömülüyordu. Daha bu kesin değil ama antropolog bunu söyledi şeklinde konuştu.
Buranın açık hava müzesi olması içinde çalışmalar yürüttüklerini belirten Caneva, “Proje hazır ve şu anda kurulda. Bizde müze için kazı çalışmalarını yürütüyoruz. Geçen seneki kazılmış evler, odalar dolduruldu, restorasyon yapıldı ki müze için hazır olsun, halk buraları gezebilsin. Çünkü burası açık hava müzesi olması için kazı çalışmalarının bitmesi gerekiyor. O yüzden burayı korumaya alıp, kapatacağız. Buraya kimse giremeyecek, kimse basamayacak ifadelerini kullandı.

HABERE AİT RESİMLER


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

ANKET

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

yukarı çık